Ahlak Felsefesi

Stok Kodu:
9786257055147
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
306
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2021-05
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Kategori:
%37 indirimli
140,00TL
88,20TL
Taksitli fiyat: 1 x 88,20TL
Tedarikçi Stoğu 4 Adet
9786257055147
449646
Ahlak Felsefesi
Ahlak Felsefesi
88.20

İnsandaki her davranışın bir başlangıcı, bir de gayesi vardır. Yani insanda kendisini bir işe yönlendiren bir duygu, bir eğilim, bir yaptırım vardır. Eğer bu olmasaydı, insanın o işibaşlatması mümkün değildi. İnsanın kişiyi harekete geçirici, yönlendirici bir faktör veya bir korku olmaksızın bir işe baş laması imkânsızdır. İnsanın yaptığı her işte kavuşmayı istediği bir amacı ve hedefi vardır. Ahlâkî iş, öyle bir iştir ki başlangıç açısından, insanın kendisine bağlı olmayıp başkasına bağlı olan bir eğilimden doğar. Bunu da sevginin dışındaki âtıfe olarak adlandırırız. Buna göre insanın amacı, hayrın kendisine değil başkalarına dokunmasıdır. Bu görüşe göre, tabiî fiil “kendi” ve “ben” dairesinin dışında değildir. “Ben” ve “kendi”ne bağlı olan eğilim ve arzu, bu hayrın aynı “ben” ve “kendi”ne dokunmasını ister. Hayvanlar da böyledir. Fakat ahlâkî fiil, hem eğilim yönünden “kendi” dairesinin dışındadır, yani bu eğilim aslında “kendi”ne bağlı değildir, başkasına bağlıdır; hem de amaç yönünden “kendi” dairesinin dışında olmaktadır. Çünkü amaç, hayrı kendisine değil de kendisinden başkasına ulaştırmaktır. O halde ahlâklı insan, “kendi” dairesinden ayağını çekmiş ve kendinden başkasına ulaşmış insandır. Bu, ahlâkta muhabbeti, ahlâkın temel unsuru olarak kabul edip anlatan ekoldür. Onun nazarında ahlâk muhabbete ve sevgiye eşittir. Ahlâkını bu temel üzerine kuran ahlâklı öğretmen, kendisini muhabbetin yayıcısı olarak bilir.

İnsandaki her davranışın bir başlangıcı, bir de gayesi vardır. Yani insanda kendisini bir işe yönlendiren bir duygu, bir eğilim, bir yaptırım vardır. Eğer bu olmasaydı, insanın o işibaşlatması mümkün değildi. İnsanın kişiyi harekete geçirici, yönlendirici bir faktör veya bir korku olmaksızın bir işe baş laması imkânsızdır. İnsanın yaptığı her işte kavuşmayı istediği bir amacı ve hedefi vardır. Ahlâkî iş, öyle bir iştir ki başlangıç açısından, insanın kendisine bağlı olmayıp başkasına bağlı olan bir eğilimden doğar. Bunu da sevginin dışındaki âtıfe olarak adlandırırız. Buna göre insanın amacı, hayrın kendisine değil başkalarına dokunmasıdır. Bu görüşe göre, tabiî fiil “kendi” ve “ben” dairesinin dışında değildir. “Ben” ve “kendi”ne bağlı olan eğilim ve arzu, bu hayrın aynı “ben” ve “kendi”ne dokunmasını ister. Hayvanlar da böyledir. Fakat ahlâkî fiil, hem eğilim yönünden “kendi” dairesinin dışındadır, yani bu eğilim aslında “kendi”ne bağlı değildir, başkasına bağlıdır; hem de amaç yönünden “kendi” dairesinin dışında olmaktadır. Çünkü amaç, hayrı kendisine değil de kendisinden başkasına ulaştırmaktır. O halde ahlâklı insan, “kendi” dairesinden ayağını çekmiş ve kendinden başkasına ulaşmış insandır. Bu, ahlâkta muhabbeti, ahlâkın temel unsuru olarak kabul edip anlatan ekoldür. Onun nazarında ahlâk muhabbete ve sevgiye eşittir. Ahlâkını bu temel üzerine kuran ahlâklı öğretmen, kendisini muhabbetin yayıcısı olarak bilir.

Tüm kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 88,20    88,20   
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat