Bu işlem için üye girişi yapmanız gerekiyor

Direnişin Formu ve Kendisi Olarak Sanat

Hamur Tipi:
2. Hamur
Stok Kodu:
9786256663534
Boyut:
13 x 19
Sayfa Sayısı:
144
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2025
Kapak Türü:
İnce Kapak
Dili:
Türkçe
%22 indirimli
270,00TL
210,60TL
Taksitli fiyat: 1 x 210,60TL
Tedarikçi Stoğu 10 Adet
9786256663534
866164
Direnişin Formu ve Kendisi Olarak Sanat
Direnişin Formu ve Kendisi Olarak Sanat
210.60

Direniş aslında muhafazakâr bir sözcük. Bir etkiye karşı maddenin kendisi olarak kalmaya çabalamasını temsil ediyor. Ancak kullanıldığı bağlama bakıldığında hemen her defasında iktidarı elinde bulunduranların uyguladığı baskıya, sindirme, etkisizleştirme, tektipleştirme vb. politikalara karşı bir duruşu simgeliyor. Hatta gündelik kullanımdaki anlamını da bu yönüyle kazanmış gibi. Dolayısıyla direnişe bağlamını veren şey ana akım diyebileceğimiz iktidarcıl pozisyonun karşısında kendisi olabilme gücü. Bugün bütün dünya üzerinde iktidarlara baktığımızda “direniş” sözcüğünün neden muhafazakâr değil, devrimci bir vurguyu içerdiğini hemen anlayabiliriz; çünkü mevcut iktidarların böylesi korkunç olduğu bir dünyada “kendi olmak” devrimci bir eylemdir...
“Direnişin Formu ve Kendisi Olarak Sanat” başlığı bu mantığı izliyor. Direnişin ne için yapıldığından ya da taşıdığı mesajdan daha önemli olan bir şey var; “direnişin formu”. Çünkü formlar, aldığımız sözden önce bizim kim olduğumuzu ve nerede durduğumuzu gösteriyor.
Neden insanlar kendilerini ifade etmek için sanatsal yollar seçiyorlar? Bu sorunun cevabı “seçme” ediminde gizli. Aslında seçtikleri şey sanat değil, direniş – ana akıma benzememe, iktidarcıllaşmama, kendilerini içine çekmeye çalışan girdaba kapılmama arzusu. Bu da bizi başlığın ikinci kısmına yani “direnişin kendisi olarak sanat”a getiriyor.
Sanat, toplumun içinde toplumun akışının aksi yönünde çalışarak yeni olanakları ortaya çıkartır. Devre aşırı yüklenirse bir sigorta gibi çalışarak ona kısa devre yaptırır. Sokaktaki direnişin sanatla birleşmesinin nedeni bu kısa devre mantığında bulunabilir.
Sanat, hiçbir şey değilken direnişin kendisidir.

(Tanıtım Bülteninden)

Direniş aslında muhafazakâr bir sözcük. Bir etkiye karşı maddenin kendisi olarak kalmaya çabalamasını temsil ediyor. Ancak kullanıldığı bağlama bakıldığında hemen her defasında iktidarı elinde bulunduranların uyguladığı baskıya, sindirme, etkisizleştirme, tektipleştirme vb. politikalara karşı bir duruşu simgeliyor. Hatta gündelik kullanımdaki anlamını da bu yönüyle kazanmış gibi. Dolayısıyla direnişe bağlamını veren şey ana akım diyebileceğimiz iktidarcıl pozisyonun karşısında kendisi olabilme gücü. Bugün bütün dünya üzerinde iktidarlara baktığımızda “direniş” sözcüğünün neden muhafazakâr değil, devrimci bir vurguyu içerdiğini hemen anlayabiliriz; çünkü mevcut iktidarların böylesi korkunç olduğu bir dünyada “kendi olmak” devrimci bir eylemdir...
“Direnişin Formu ve Kendisi Olarak Sanat” başlığı bu mantığı izliyor. Direnişin ne için yapıldığından ya da taşıdığı mesajdan daha önemli olan bir şey var; “direnişin formu”. Çünkü formlar, aldığımız sözden önce bizim kim olduğumuzu ve nerede durduğumuzu gösteriyor.
Neden insanlar kendilerini ifade etmek için sanatsal yollar seçiyorlar? Bu sorunun cevabı “seçme” ediminde gizli. Aslında seçtikleri şey sanat değil, direniş – ana akıma benzememe, iktidarcıllaşmama, kendilerini içine çekmeye çalışan girdaba kapılmama arzusu. Bu da bizi başlığın ikinci kısmına yani “direnişin kendisi olarak sanat”a getiriyor.
Sanat, toplumun içinde toplumun akışının aksi yönünde çalışarak yeni olanakları ortaya çıkartır. Devre aşırı yüklenirse bir sigorta gibi çalışarak ona kısa devre yaptırır. Sokaktaki direnişin sanatla birleşmesinin nedeni bu kısa devre mantığında bulunabilir.
Sanat, hiçbir şey değilken direnişin kendisidir.

(Tanıtım Bülteninden)

Tüm kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 210,60    210,60   
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat