Efendi Kaptan Kurtar Bizi! Mesudiye Zırhlısının Kırk Yılı

Hamur Tipi:
2. Hamur
Stok Kodu:
9786254299803
Boyut:
13 x 21
Sayfa Sayısı:
400
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2025
Kapak Türü:
İnce Kapak
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
%35 indirimli
246,00TL
159,90TL
Taksitli fiyat: 1 x 159,90TL
Tedarikçi Stoğu 6 Adet
9786254299803
830050
Efendi Kaptan Kurtar Bizi! Mesudiye Zırhlısının Kırk Yılı
Efendi Kaptan Kurtar Bizi! Mesudiye Zırhlısının Kırk Yılı
159.90

“13 Aralık 1914. Mesudiye zırhlısı Çanakkale Boğazı'nda demirli. Karakol görevi yapıyoruz. Beklemekten sıkılmış durumda, güvertedeyiz. Karadenizli bir grup asker, kemençe çalıp horon tepiyor. Birden, suyu yara yara bize doğru gelen bir cisim gördüm. ‘Torpil geliyor kumandanım' diye öyle bir bağırdım ki anında kemençeler sustu. ‘Top başına, top başına' diye bağıran kumandanın sesini duydum. Gemi müthiş bir patlama ve gürültüyle sarsıldı. Herkes bağırıyor, emirler yağdırıyor, tam bir panik yaşanıyordu. Biri ‘Gemi batıyor, herkes canını kurtarsın' diye bağırdı. Çoğu kişi kendini denize attı ama ben dahil birçok asker yüzme bilmiyor. Lombozdan baktım, denizin üstü kıpkırmızı silme fes, su görünmüyor adeta!”
Mesudiye zırhlısı İngiliz tersanelerinde inşa edilerek 1874 yılında Osmanlı donanmasına katıldı. 1914 yılında yine bir İngiliz denizaltısı tarafından batırılıncaya dek geçen kırk yıl boyunca, Sultan Abdülaziz'in tahttan indirilmesi, 93 Muharebeleri, Çırağan baskını, Osmanlı Yunan Harbi, 31 Mart Vakası, Balkan Savaşları gibi pek çok siyasi ve toplumsal olayda rol oynadı. Birinci Dünya Savaşı'nın başında Çanakkale cephesinde kaybedilen ilk gemi oldu. Mesudiye batarken içeride mahsur kalanların “Efendi kaptan kurtar bizi!” sesleri, imparatorluğun çaresizlik içinde yok oluşunu simgeliyordu.
Oğuz Otay, Mesudiye zırhlısının öyküsünü, arşiv belgeleri, fotoğraflar ve gemide görev yapan komutanlarla mürettebatın hatıraları eşliğinde okura aktarıyor.

(Tanıtım Bülteninden)

“13 Aralık 1914. Mesudiye zırhlısı Çanakkale Boğazı'nda demirli. Karakol görevi yapıyoruz. Beklemekten sıkılmış durumda, güvertedeyiz. Karadenizli bir grup asker, kemençe çalıp horon tepiyor. Birden, suyu yara yara bize doğru gelen bir cisim gördüm. ‘Torpil geliyor kumandanım' diye öyle bir bağırdım ki anında kemençeler sustu. ‘Top başına, top başına' diye bağıran kumandanın sesini duydum. Gemi müthiş bir patlama ve gürültüyle sarsıldı. Herkes bağırıyor, emirler yağdırıyor, tam bir panik yaşanıyordu. Biri ‘Gemi batıyor, herkes canını kurtarsın' diye bağırdı. Çoğu kişi kendini denize attı ama ben dahil birçok asker yüzme bilmiyor. Lombozdan baktım, denizin üstü kıpkırmızı silme fes, su görünmüyor adeta!”
Mesudiye zırhlısı İngiliz tersanelerinde inşa edilerek 1874 yılında Osmanlı donanmasına katıldı. 1914 yılında yine bir İngiliz denizaltısı tarafından batırılıncaya dek geçen kırk yıl boyunca, Sultan Abdülaziz'in tahttan indirilmesi, 93 Muharebeleri, Çırağan baskını, Osmanlı Yunan Harbi, 31 Mart Vakası, Balkan Savaşları gibi pek çok siyasi ve toplumsal olayda rol oynadı. Birinci Dünya Savaşı'nın başında Çanakkale cephesinde kaybedilen ilk gemi oldu. Mesudiye batarken içeride mahsur kalanların “Efendi kaptan kurtar bizi!” sesleri, imparatorluğun çaresizlik içinde yok oluşunu simgeliyordu.
Oğuz Otay, Mesudiye zırhlısının öyküsünü, arşiv belgeleri, fotoğraflar ve gemide görev yapan komutanlarla mürettebatın hatıraları eşliğinde okura aktarıyor.

(Tanıtım Bülteninden)

Tüm kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 159,90    159,90   
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat