Gıda Krizi Tarım, Ekoloji ve Egemenlik

Stok Kodu:
9789753425766
Boyut:
13x20
Sayfa Sayısı:
312
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2015-10
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
%31 indirimli
216,00TL
149,04TL
Taksitli fiyat: 1 x 149,04TL
Tedarikçi Stoğu 4 Adet
9789753425766
544607
Gıda Krizi
Gıda Krizi Tarım, Ekoloji ve Egemenlik
149.04

Köylüsüz, çiftçisiz bir tarım mümkün mü? Uzunca bir süredir kapitalist olsun reel sosyalist olsun modern devletlerin anlattığı bir hikayeye inandırılmış bir haldeyiz. Bu hikayeye göre tarım, cahil köylülerin elinden kurtarılarak uzman teknisyenlerin çalıştığı “kurumlara” (şimdi artık “şirketlere”) havale edilecek, böylece verimlilik kat kat artacak, insanlığın “gıda” diye bir sorunu kalmayacaktı. “Kalkınma”, “gelişme” ya da “modernleşme” denen şey de, her zaman açıkça ifade edilmese de aslında köylü nüfusun düşürülmesine bağlı bir nicelikti. İnsanlığın kurtuluşu köylülükten kurtuluş olacaktı; gıda üretimi de artık mucizevi zirai ilaçlar, suni gübreler, tohum ıslahı için genetik müdahaleler, HES odaklı sulama teknolojileri ve makineleşme sayesinde patlama yapacaktı.

Dünya çiftçilerinin örgütü La Via Campesina'yla yakın işbirliği içinde olan Çiftçi Sendikaları Konfederasyonlaşma Platformu'nun sözcüsü Abdullah Aysu işte bu masalın sonuçlarını ele alıyor. Dev kapitalist şirketlerin hakimiyeti altındaki gıda üretiminin yol açtığı küresel krizi ve Türkiye'deki yansımalarını üç ayaklı bir perspektifle, tarım, ekoloji ve egemenlik arasındaki ilişkileri odağa alarak inceliyor.

Bir çaresizlik propagandası değil bu kitap. Bütün bu tahribata karşı etkili olabilecek mücadele yollarını da ele alıyor Aysu: Dünya çiftçileri tarafından geliştirilen “gıda egemenliği” kavramını ve “Bilge Köylü Tarım Tarzı”ndan ilhamla geliştirilebilecek, kapitalist teknokrasiye alternatif gıda üretim, dağıtım ve tüketim yollarını araştırıyor.

Sezdiğimiz, kısmen bildiğimiz gerçekleri tam olarak öğrenebilmek için ideal bir kitap: yediğimiz ekmeğe, kendi hayatlarımıza, çocuklarımızın geleceğine dair bir kılavuz.

Köylüsüz, çiftçisiz bir tarım mümkün mü? Uzunca bir süredir kapitalist olsun reel sosyalist olsun modern devletlerin anlattığı bir hikayeye inandırılmış bir haldeyiz. Bu hikayeye göre tarım, cahil köylülerin elinden kurtarılarak uzman teknisyenlerin çalıştığı “kurumlara” (şimdi artık “şirketlere”) havale edilecek, böylece verimlilik kat kat artacak, insanlığın “gıda” diye bir sorunu kalmayacaktı. “Kalkınma”, “gelişme” ya da “modernleşme” denen şey de, her zaman açıkça ifade edilmese de aslında köylü nüfusun düşürülmesine bağlı bir nicelikti. İnsanlığın kurtuluşu köylülükten kurtuluş olacaktı; gıda üretimi de artık mucizevi zirai ilaçlar, suni gübreler, tohum ıslahı için genetik müdahaleler, HES odaklı sulama teknolojileri ve makineleşme sayesinde patlama yapacaktı.

Dünya çiftçilerinin örgütü La Via Campesina'yla yakın işbirliği içinde olan Çiftçi Sendikaları Konfederasyonlaşma Platformu'nun sözcüsü Abdullah Aysu işte bu masalın sonuçlarını ele alıyor. Dev kapitalist şirketlerin hakimiyeti altındaki gıda üretiminin yol açtığı küresel krizi ve Türkiye'deki yansımalarını üç ayaklı bir perspektifle, tarım, ekoloji ve egemenlik arasındaki ilişkileri odağa alarak inceliyor.

Bir çaresizlik propagandası değil bu kitap. Bütün bu tahribata karşı etkili olabilecek mücadele yollarını da ele alıyor Aysu: Dünya çiftçileri tarafından geliştirilen “gıda egemenliği” kavramını ve “Bilge Köylü Tarım Tarzı”ndan ilhamla geliştirilebilecek, kapitalist teknokrasiye alternatif gıda üretim, dağıtım ve tüketim yollarını araştırıyor.

Sezdiğimiz, kısmen bildiğimiz gerçekleri tam olarak öğrenebilmek için ideal bir kitap: yediğimiz ekmeğe, kendi hayatlarımıza, çocuklarımızın geleceğine dair bir kılavuz.

Tüm kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 149,04    149,04   
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat