Yaklaşık on yıldır, aralıksız biçimde işçi olarak çalışıyorum. Üretim bantlarının arasında, makinelerin uğultusu ve zamanın dar koridorları içinde geçen bu yıllar, bana yalnızca alın terinin değil, sabrın ve direncin de ne demek olduğunu öğretti. Uzun çalışma saatlerinin, geçim kaygısının ve bitmek bilmeyen borç sarmalının içinden sıyrılıp nefes alabildiğim anlarda, sığındığım tek liman edebiyat oldu. Okumak, benim için bir kaçış değil; varoluşumu yeniden anlamlandırmanın, yaşadıklarımı sessizliğe hapsetmemenin bir yoluydu. Ne zaman bir kitap açsam, orada kendime benzeyen hayatlar, benimle aynı acıları ve umutları taşıyan insanlar buldum. Zamanla, okumakla yetinmemeye başladım; kelimeler içimde birikiyor, hikâyelere dönüşmek istiyordu. Çalıştığım fabrikalarda, aynı havayı soluduğum işçilerin, kaderlerine sinmiş sessiz hikâyeleri beni derinden etkiledi. Her ter damlasında bir hayat, her vardiyada bir umut ve her molada bir cümle gizliydi. Ben de yaşadıklarımın içinden, tanıklık ettiklerimin izinden yazarak anlatmak istedim. Yazmak benim için bir özgürlük, bir direniş biçimi. Çünkü inanıyorum ki; kalem, bazen bir çekiç kadar güçlü, bazen bir nasır kadar gerçektir. Bu kitapta bir işçinin gözünden, emeğin ve insanın hikâyesi var…
(Tanıtım Bülteninden)
Yaklaşık on yıldır, aralıksız biçimde işçi olarak çalışıyorum. Üretim bantlarının arasında, makinelerin uğultusu ve zamanın dar koridorları içinde geçen bu yıllar, bana yalnızca alın terinin değil, sabrın ve direncin de ne demek olduğunu öğretti. Uzun çalışma saatlerinin, geçim kaygısının ve bitmek bilmeyen borç sarmalının içinden sıyrılıp nefes alabildiğim anlarda, sığındığım tek liman edebiyat oldu. Okumak, benim için bir kaçış değil; varoluşumu yeniden anlamlandırmanın, yaşadıklarımı sessizliğe hapsetmemenin bir yoluydu. Ne zaman bir kitap açsam, orada kendime benzeyen hayatlar, benimle aynı acıları ve umutları taşıyan insanlar buldum. Zamanla, okumakla yetinmemeye başladım; kelimeler içimde birikiyor, hikâyelere dönüşmek istiyordu. Çalıştığım fabrikalarda, aynı havayı soluduğum işçilerin, kaderlerine sinmiş sessiz hikâyeleri beni derinden etkiledi. Her ter damlasında bir hayat, her vardiyada bir umut ve her molada bir cümle gizliydi. Ben de yaşadıklarımın içinden, tanıklık ettiklerimin izinden yazarak anlatmak istedim. Yazmak benim için bir özgürlük, bir direniş biçimi. Çünkü inanıyorum ki; kalem, bazen bir çekiç kadar güçlü, bazen bir nasır kadar gerçektir. Bu kitapta bir işçinin gözünden, emeğin ve insanın hikâyesi var…
(Tanıtım Bülteninden)
| Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
|---|---|---|
| Tek Çekim | 247,00 | 247,00 |