Hedef İslam İslam'a Yönelik Küresel Stratejiler

Stok Kodu:
9786054991471
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
384
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2017-01
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
%42 indirimli
20,00TL
11,60TL
9786054991471
565697
Hedef İslam
Hedef İslam İslam'a Yönelik Küresel Stratejiler
11.60

Toplumlara hükmedemeyenler coğrafyalara, kültürlere hükmedemeyenler de toplumlara hükmedemezler. O yüzden günümüzde küresel güç odakları, çoğu kez coğrafya fethini bir kenara bırakmış kültür, insan ve toplum fethi aşamasına geçmişlerdir. İslam medeniyetinin gücünü Müslümanlar aleyhine kullanmak böyle bir stratejinin ürünüdür. Bir uygarlığın gücü, zaafı olarak kullanılmaktadır.

Batılı güçler İslam ülkelerine müdahale yerine İslam'a müdahaleyi siyasi strateji olarak devreye sokmuşlardır. Batının çıkarlarına uygun Müslüman'ı inşa etmek için içeriği boşaltılmış müsait Müslümanlar üreten bir inancı, İslam olarak sunmak temel strateji hâline gelmiştir. Bu bir nevi Hristiyanlığa eklemlenmiş bir Müslümanlıktır.

Sonuçta İslam, küresel dinin (Hristiyanlık-Musevilik) ve onların inşa ettiği sistemin, ozon deliği olarak görülmektedir. Batılı mahfiller, İslam'ı küresel sisteme eklemlemek için ılımlı İslam olarak kavramlaştırırken bu planın yerli işbirlikçilerini de dinî gruplar arasından seçmişlerdir. Böylece İslam jeopolitiği, Müslüman görünümlü ılımlı grupların eliyle egemen sistemle iliştirilmeye çalışılmaktadır.

Batı'nın kudret elitleri terör, şiddet, totaliter, düşman, radikal, doğu, ilkel derken, burada Kur'a'nı yapısal olarak şiddetin kaynağı olarak görmektedir. Bu yüzden de hedeflerine doğrudan İslam'ı, kavramlarını ve Kur'a'nı, koymuşlardır.

Hedef; petrol, kutsal yerler, boru hatları, su yolları değildir, bütün bunlardan daha stratejik bir unsurdur!

Hedef, İslam'dır.

Toplumlara hükmedemeyenler coğrafyalara, kültürlere hükmedemeyenler de toplumlara hükmedemezler. O yüzden günümüzde küresel güç odakları, çoğu kez coğrafya fethini bir kenara bırakmış kültür, insan ve toplum fethi aşamasına geçmişlerdir. İslam medeniyetinin gücünü Müslümanlar aleyhine kullanmak böyle bir stratejinin ürünüdür. Bir uygarlığın gücü, zaafı olarak kullanılmaktadır.

Batılı güçler İslam ülkelerine müdahale yerine İslam'a müdahaleyi siyasi strateji olarak devreye sokmuşlardır. Batının çıkarlarına uygun Müslüman'ı inşa etmek için içeriği boşaltılmış müsait Müslümanlar üreten bir inancı, İslam olarak sunmak temel strateji hâline gelmiştir. Bu bir nevi Hristiyanlığa eklemlenmiş bir Müslümanlıktır.

Sonuçta İslam, küresel dinin (Hristiyanlık-Musevilik) ve onların inşa ettiği sistemin, ozon deliği olarak görülmektedir. Batılı mahfiller, İslam'ı küresel sisteme eklemlemek için ılımlı İslam olarak kavramlaştırırken bu planın yerli işbirlikçilerini de dinî gruplar arasından seçmişlerdir. Böylece İslam jeopolitiği, Müslüman görünümlü ılımlı grupların eliyle egemen sistemle iliştirilmeye çalışılmaktadır.

Batı'nın kudret elitleri terör, şiddet, totaliter, düşman, radikal, doğu, ilkel derken, burada Kur'a'nı yapısal olarak şiddetin kaynağı olarak görmektedir. Bu yüzden de hedeflerine doğrudan İslam'ı, kavramlarını ve Kur'a'nı, koymuşlardır.

Hedef; petrol, kutsal yerler, boru hatları, su yolları değildir, bütün bunlardan daha stratejik bir unsurdur!

Hedef, İslam'dır.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat