Her Hastalık Bir Hikayedir 2018

Hamur Tipi:
2. Hamur
Stok Kodu:
9789758573387
Boyut:
13,5 x 21
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2018
Kapak Türü:
İnce Kapak
40,00TL
9789758573387
875047
Her Hastalık Bir Hikayedir 2018
Her Hastalık Bir Hikayedir 2018
40.00

“İnsan, mantık değil, hikâye anlama üzerine programlanmıştır.” diyor R. C. Shank. Gerçekten de öyle, her birimiz bir hikâye yazıyoruz nefes aldığımız gün sayısı kadar. Hikâyelerimizle anlıyoruz birbirimizi, hikâyelerimizle tanıyoruz. Geçmişe dönüp şöyle bir bakın, üzerinden yıllar geçse de unutamadığınız, daha dünmüş gibi acısını, sevincini, öfkesini, heyecanını yüreğinizde hissettiğiniz bir gününüzü düşünün. O günü diğer günlerden ayıranın ne olduğunu sorun kendinize. Cevabı siz düşünedurun biz hatırladığınız günlerin ortak noktasını söyleyelim. Hatırladığınız günler, hikâyesi olan günler. Sizi bugünkü siz yapan anlarınızın öyküleri. Mutluluklarınızın, kederlerinizin, hastalıklarınızın, kayıplarınızın, kavuşmalarınızın ve keşkelerinizin hikâyeleri.







TAKDİM



Beş yıl önce ilkini yayımlamış olduğumuz hastalık hikâyeleri serisinin, üniversitemiz yönetimine başladıktan kısa bir süre sonra kuru mumuzda devam ediyor oluşunun derin mutluluğunu yaşıyorum.



Yazmak; acısıyla, tatlısıyla, eğrisiyle, doğrusuyla insana ait tüm değerlerin yine insana iletilmesi için bir araçtır. Hekim olarak dinlediğimiz hastalarımızın deneyimlerinin duygularıyla birleşerek bize tekrar iletildiği bu kitapta, hastane ortamında yaşadıklarımız öykülenmiş durumda. Yurdumuzun dört bir yanından katılımla 35 tane öykü yazarı gönüllerini ortaya koyarak bu kitapta birleşti. Bu öyküleri anlamlı kılan, hastalık sürecinde yaşananlara yazarlarının aynı zamanda tanıklık etmeleridir. Yaşananlar onların tanıklıklarıyla tekrar ilgi duyanlara iletilmiş ve her iki tarafı da içsel bir bağla bağlamıştır. Aşık Sümmani'nin dediği gibi:



Ya ben derdim kime şekva edeyim Hicran benim, firkat benim, verem ben Hangi bir tabibe sual edeyim



Mecruh benim, Lokman'ı ben, saran ben



Bu öykülerin özünde fikirsel alt yapı yoktur. Hemen hepsi duygusaldır ve bu nedenle yüreklerimize kolayca dokunmaktadır. İdeolojik yönlerinin olmaması onların tam anlamıyla bir sanat eseri olması için yeter. Çünkü sanat ideolojilerden bağımsızdır ve bu nedenle kalıcıdır. Sanat aynı zamanda yarar gözetmediği için ilkelidir.



Bu kitapta adı geçen yazarlarımıza, yazdıkları öykülerde bize geçmişimizi unutturmamak için ortaya koydukları çabaları, bu öyküleri okurken, işin bu tarafında duran hekimler olarak fark edemediğimiz kederleri, acıları, sevinçleri, mutlulukları yaşattıkları için teşekkürlerimi sunarım.





Prof. Dr. Ahmet Kızılay / İnönü Üniversitesi Rektörü







(Tanıtım Bülteninden)





Hazırlayanlar:Prof. Dr. Cengiz YAKINCI -Prof. Dr. Ahmet KIZILAY




“İnsan, mantık değil, hikâye anlama üzerine programlanmıştır.” diyor R. C. Shank. Gerçekten de öyle, her birimiz bir hikâye yazıyoruz nefes aldığımız gün sayısı kadar. Hikâyelerimizle anlıyoruz birbirimizi, hikâyelerimizle tanıyoruz. Geçmişe dönüp şöyle bir bakın, üzerinden yıllar geçse de unutamadığınız, daha dünmüş gibi acısını, sevincini, öfkesini, heyecanını yüreğinizde hissettiğiniz bir gününüzü düşünün. O günü diğer günlerden ayıranın ne olduğunu sorun kendinize. Cevabı siz düşünedurun biz hatırladığınız günlerin ortak noktasını söyleyelim. Hatırladığınız günler, hikâyesi olan günler. Sizi bugünkü siz yapan anlarınızın öyküleri. Mutluluklarınızın, kederlerinizin, hastalıklarınızın, kayıplarınızın, kavuşmalarınızın ve keşkelerinizin hikâyeleri.







TAKDİM



Beş yıl önce ilkini yayımlamış olduğumuz hastalık hikâyeleri serisinin, üniversitemiz yönetimine başladıktan kısa bir süre sonra kuru mumuzda devam ediyor oluşunun derin mutluluğunu yaşıyorum.



Yazmak; acısıyla, tatlısıyla, eğrisiyle, doğrusuyla insana ait tüm değerlerin yine insana iletilmesi için bir araçtır. Hekim olarak dinlediğimiz hastalarımızın deneyimlerinin duygularıyla birleşerek bize tekrar iletildiği bu kitapta, hastane ortamında yaşadıklarımız öykülenmiş durumda. Yurdumuzun dört bir yanından katılımla 35 tane öykü yazarı gönüllerini ortaya koyarak bu kitapta birleşti. Bu öyküleri anlamlı kılan, hastalık sürecinde yaşananlara yazarlarının aynı zamanda tanıklık etmeleridir. Yaşananlar onların tanıklıklarıyla tekrar ilgi duyanlara iletilmiş ve her iki tarafı da içsel bir bağla bağlamıştır. Aşık Sümmani'nin dediği gibi:



Ya ben derdim kime şekva edeyim Hicran benim, firkat benim, verem ben Hangi bir tabibe sual edeyim



Mecruh benim, Lokman'ı ben, saran ben



Bu öykülerin özünde fikirsel alt yapı yoktur. Hemen hepsi duygusaldır ve bu nedenle yüreklerimize kolayca dokunmaktadır. İdeolojik yönlerinin olmaması onların tam anlamıyla bir sanat eseri olması için yeter. Çünkü sanat ideolojilerden bağımsızdır ve bu nedenle kalıcıdır. Sanat aynı zamanda yarar gözetmediği için ilkelidir.



Bu kitapta adı geçen yazarlarımıza, yazdıkları öykülerde bize geçmişimizi unutturmamak için ortaya koydukları çabaları, bu öyküleri okurken, işin bu tarafında duran hekimler olarak fark edemediğimiz kederleri, acıları, sevinçleri, mutlulukları yaşattıkları için teşekkürlerimi sunarım.





Prof. Dr. Ahmet Kızılay / İnönü Üniversitesi Rektörü







(Tanıtım Bülteninden)





Hazırlayanlar:Prof. Dr. Cengiz YAKINCI -Prof. Dr. Ahmet KIZILAY




Tüm kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 40,00    40,00   
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat