İnsancıl Aylık Kültür Sanat Dergisi Sayı: 357 Nisan 2020

Stok Kodu:
3990000018017
Boyut:
18x27
Sayfa Sayısı:
64
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2020-04
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
%35 indirimli
50,00TL
32,50TL
3990000018017
770361
İnsancıl Aylık Kültür Sanat Dergisi Sayı: 357 Nisan 2020
İnsancıl Aylık Kültür Sanat Dergisi Sayı: 357 Nisan 2020
32.50

1 Kerem Yılmaz – Her Günkü (Şiir)

2 Betül Çotuksöken – Felsefenin Gör Dediği: Felsefe Tarihi: Antropontolojik Okuma 46

Felsefeyle fizik arasındaki ilişkileri çepeçevre ele alan Nermi Uygur, her zamanki titizliğiyle, bir bakıma, fiziğin doğa felsefesi olarak yapılanışına kadar uzanır. Gerçekten de Eskiçağ örnekleri anımsanacak olursa, fizikle felsefe iç içe girer; doğaya, insan olmayana yönelen filozoflar, bir yandan sanki fizikçidir; öte yandan da filozoftur. Doğayı bütünlüğü içinde, yapıcı ögeleri çerçevesinde kavramaya çalışan filozoflar, doğal olanın işleyişinin itici gücünün peşine düşerler.

6 Mehmet Rayman – Nirengi (Şiir)

7 Sibel Özbudun - Temel Demirer - Kapital’in Diyalektik Materyalist Yorumu

Hiçbir şey sonsuz, mutlak, kutsal saymayan felsefenin aslî görevi, başkalarını düşünme sıkıntısından kurtarmak değil; eğer olanaklıysa insanın kendi düşüncelerini harekete geçirmektir.

Hurafelerin ateşe verdiği dünyada, bu yangını söndürecek felsefe için sadece doğru söylemek, bir işe yaramıyorsa, ne değeri olabilir ki?

Yaşamı savunan felsefe aracılığıyla edinilen ahlâk, erdem ile özdeşken; felsefe yapmak, vazgeçmeyi de öğrenmektir.

14 Berrin Taş – Hep Yolda

27 Şubat 2020

Dağlarca’nın şiirleriyle neden ilgilenmediğimi düşündüm. Atölyede şiirlerinden kimi örnekler vermiştim. Yine de coşkulu bir ilgi göstermemiştim. Perşembe şiir atölyesinde topluca şiirlerin okurken nedenini buldum.

Kimileyin sizi etkileyen bir şiir coşku yaratır, sevinç yaratır. Yüzünü bile görmediğiniz bir şairi yakınınızda duyarsınız. Fazıl Hüsnü Dağlarca’nın şiirleri bende öyle bir etki bırakmadı. Dizeleri aklımda kalmadı. Yalnızca şiirinin kavgasını vermiş bir şaire saygı duydum.

18 Sefa Akkurt – Huzur, göremediklerinde belki de (Şiir)

19 Neriman Çelik – Bir Dünya Yazarı Olan Stefan Zweig’ın Yaşam Öyküsü (1)

19. yüzyılın hemen sonlarında doğan ve 20. yüzyılın iki büyük savaşıyla yüz yüze gelen bir kuşağın çocuklarındandır Stefan Zweig. Bütün değerlerin alt üst olduğu, geleceği göremeyen, benliklerinde ve yüreklerinde onulmaz yaralar açılan bir kuşağın çocuğudur. Kendi vatanı dahil dünyada yersiz yurtsuz bırakılanlardandır.

29 Muhammed Korkmaz – Rüzgarın Parmağı (Şiir)

30 Yusuf Çotuksöken - Özsözler Günlüğü (5)

Yanıt arayan sorular: Biz kimiz ve kimlere karşı sorumluluğumuz var? Kimleri dışarıda bırakıyoruz ve tehdit olarak görüyoruz? Kimler özne olmaktan çıkıyor ve bir korku nesnesi haline geliyor? Kimlerin yası tutulabilir, kimlerin yası tutulamaz oluyor?

33 İbrahim Tığ – Dilbaz (Şiir)

34 Hayrettin Geçkin – Düşlerini Giyin Gözlerine (Şiir)

36 Ergün Özütemiz – İyi silahlanmış bir eleştirmen: Bedrettin Cömert

Bedrettin Cömert, Hasan Hüseyin’e yazdığı 7 Temmuz 1968 tarihli bir mektubunda kuramsal yönden iyi silahlanması gerektiğinden söz eder. Bunu ne derece başarıyla yaptığını Eleştiriye Beş Kala kitabındaki yazılarından kolaylıkla anlayabiliriz.

Peki, neden özellikle kuramsal yönden iyi silahlanma gereksinmesi duyuyor Cömert?

41 Baran Doğu – Hayatı Yargılarken (Şiir)

43 Sevda Topaloğlu – Paralize Olmamak İçin Direngen Bir Arayış (2)

Eskiden kitlelerin kabul ettiği önyargılardan ibaret olan doğruları zihin süzgecinden geçirmeden, koşulsuz benimseyenlerin huzurunu, itaatini, mutluluklarını, rahatlıklarını hayretle izler ve hangisinin doğru olduğunu bile sorgulardım. Onların rahatlıkları mı, benim huzursuzluğum mu Sonra bedeli ne olursa olsun paralize olmamak için direngen arayışıma devam etmenin, hissettiğim acının bedeli ne olursa olsun yaşanmaya değer olduğunun ayırdına vardım.

47 Nusret Karaca – Ben Senin Kadar İstanbul’um Ben Senin Kadar Haliç (Şiir)

48 Hasan Akarsu – Ayrılıkta Ölümde: “Son Bakış”

Yazar Irmak Zileli 1978 İstanbul doğumlu olup sosyal antropoloji okur. Çeşitli dergilerde, kitap eklerinde değerlendirme-eleştiri yazıları yazar ve romanlarıyla tanınır. Yeni romanı “Son Bakış’ta bir Gürcü kızı olan Tina’nın Türkiye’ye kaçarak bakıcılık yaparken yaşadıklarını yansıtır.

50 Ali Taş – Aşk Ölüme Büyür

Aşk, ölüm, sevgi, zaman, yaşam ve arasında devinen Ahmet Karataş’ın şiirinde yaşam “göle karışan umut” tadında soyuttan somuta algılanırken, Karataş şiirinin umut, yaşam, yaşam sevinci gibi pozitif izleklerin kuşatmasında seyrederken de değinilen o yaşam-ölüm dengesinin felsefi sorgulamalar içeren tematik sıçramalarla yine aynı bütünlükte korunduğu görülür.

53 Osman Akyol – Hayinim Çıktı (Şiir)

54 İlker Dağdoğan – Acı (Öykü)

O gün babam bana sürpriz yapmıştı. Ta memleketten kalkıp üniversiteyi okuduğum ve bitirdikten sonra çalışmaya başlayıp, yaşamayı tercih ettiğim şehre gelmişti. Çok mutlu oldum babamı karşımda görünce. İş yerime gelmişti. Oturduk konuştuk. Daha doğrusu konuşmaya çalıştım kendisi ile.

56 Hasan Çapik – Ekmek Acısı, Düş Sıcağı, Yarın (Şiir)

57 Cengiz Gündoğdu – Yıldız Güncesi

4 Şubat Salı

Birden ayırdına vardım... Kötücül insan kötücül havaya benziyor… Kötücül hava dendikte soluması dokuncalı havadan söz ediyorum. Kötücül hava… dokuncalıdır. Belli etmez kendini... zehirini akıtır yavaş yavaş... Kötücül insana karşı duyarlıyımdır. Buna karşın kötücül insanla başetmek zordur. Kötücül insan sinsidir çünkü.

 

1 Kerem Yılmaz – Her Günkü (Şiir)

2 Betül Çotuksöken – Felsefenin Gör Dediği: Felsefe Tarihi: Antropontolojik Okuma 46

Felsefeyle fizik arasındaki ilişkileri çepeçevre ele alan Nermi Uygur, her zamanki titizliğiyle, bir bakıma, fiziğin doğa felsefesi olarak yapılanışına kadar uzanır. Gerçekten de Eskiçağ örnekleri anımsanacak olursa, fizikle felsefe iç içe girer; doğaya, insan olmayana yönelen filozoflar, bir yandan sanki fizikçidir; öte yandan da filozoftur. Doğayı bütünlüğü içinde, yapıcı ögeleri çerçevesinde kavramaya çalışan filozoflar, doğal olanın işleyişinin itici gücünün peşine düşerler.

6 Mehmet Rayman – Nirengi (Şiir)

7 Sibel Özbudun - Temel Demirer - Kapital’in Diyalektik Materyalist Yorumu

Hiçbir şey sonsuz, mutlak, kutsal saymayan felsefenin aslî görevi, başkalarını düşünme sıkıntısından kurtarmak değil; eğer olanaklıysa insanın kendi düşüncelerini harekete geçirmektir.

Hurafelerin ateşe verdiği dünyada, bu yangını söndürecek felsefe için sadece doğru söylemek, bir işe yaramıyorsa, ne değeri olabilir ki?

Yaşamı savunan felsefe aracılığıyla edinilen ahlâk, erdem ile özdeşken; felsefe yapmak, vazgeçmeyi de öğrenmektir.

14 Berrin Taş – Hep Yolda

27 Şubat 2020

Dağlarca’nın şiirleriyle neden ilgilenmediğimi düşündüm. Atölyede şiirlerinden kimi örnekler vermiştim. Yine de coşkulu bir ilgi göstermemiştim. Perşembe şiir atölyesinde topluca şiirlerin okurken nedenini buldum.

Kimileyin sizi etkileyen bir şiir coşku yaratır, sevinç yaratır. Yüzünü bile görmediğiniz bir şairi yakınınızda duyarsınız. Fazıl Hüsnü Dağlarca’nın şiirleri bende öyle bir etki bırakmadı. Dizeleri aklımda kalmadı. Yalnızca şiirinin kavgasını vermiş bir şaire saygı duydum.

18 Sefa Akkurt – Huzur, göremediklerinde belki de (Şiir)

19 Neriman Çelik – Bir Dünya Yazarı Olan Stefan Zweig’ın Yaşam Öyküsü (1)

19. yüzyılın hemen sonlarında doğan ve 20. yüzyılın iki büyük savaşıyla yüz yüze gelen bir kuşağın çocuklarındandır Stefan Zweig. Bütün değerlerin alt üst olduğu, geleceği göremeyen, benliklerinde ve yüreklerinde onulmaz yaralar açılan bir kuşağın çocuğudur. Kendi vatanı dahil dünyada yersiz yurtsuz bırakılanlardandır.

29 Muhammed Korkmaz – Rüzgarın Parmağı (Şiir)

30 Yusuf Çotuksöken - Özsözler Günlüğü (5)

Yanıt arayan sorular: Biz kimiz ve kimlere karşı sorumluluğumuz var? Kimleri dışarıda bırakıyoruz ve tehdit olarak görüyoruz? Kimler özne olmaktan çıkıyor ve bir korku nesnesi haline geliyor? Kimlerin yası tutulabilir, kimlerin yası tutulamaz oluyor?

33 İbrahim Tığ – Dilbaz (Şiir)

34 Hayrettin Geçkin – Düşlerini Giyin Gözlerine (Şiir)

36 Ergün Özütemiz – İyi silahlanmış bir eleştirmen: Bedrettin Cömert

Bedrettin Cömert, Hasan Hüseyin’e yazdığı 7 Temmuz 1968 tarihli bir mektubunda kuramsal yönden iyi silahlanması gerektiğinden söz eder. Bunu ne derece başarıyla yaptığını Eleştiriye Beş Kala kitabındaki yazılarından kolaylıkla anlayabiliriz.

Peki, neden özellikle kuramsal yönden iyi silahlanma gereksinmesi duyuyor Cömert?

41 Baran Doğu – Hayatı Yargılarken (Şiir)

43 Sevda Topaloğlu – Paralize Olmamak İçin Direngen Bir Arayış (2)

Eskiden kitlelerin kabul ettiği önyargılardan ibaret olan doğruları zihin süzgecinden geçirmeden, koşulsuz benimseyenlerin huzurunu, itaatini, mutluluklarını, rahatlıklarını hayretle izler ve hangisinin doğru olduğunu bile sorgulardım. Onların rahatlıkları mı, benim huzursuzluğum mu Sonra bedeli ne olursa olsun paralize olmamak için direngen arayışıma devam etmenin, hissettiğim acının bedeli ne olursa olsun yaşanmaya değer olduğunun ayırdına vardım.

47 Nusret Karaca – Ben Senin Kadar İstanbul’um Ben Senin Kadar Haliç (Şiir)

48 Hasan Akarsu – Ayrılıkta Ölümde: “Son Bakış”

Yazar Irmak Zileli 1978 İstanbul doğumlu olup sosyal antropoloji okur. Çeşitli dergilerde, kitap eklerinde değerlendirme-eleştiri yazıları yazar ve romanlarıyla tanınır. Yeni romanı “Son Bakış’ta bir Gürcü kızı olan Tina’nın Türkiye’ye kaçarak bakıcılık yaparken yaşadıklarını yansıtır.

50 Ali Taş – Aşk Ölüme Büyür

Aşk, ölüm, sevgi, zaman, yaşam ve arasında devinen Ahmet Karataş’ın şiirinde yaşam “göle karışan umut” tadında soyuttan somuta algılanırken, Karataş şiirinin umut, yaşam, yaşam sevinci gibi pozitif izleklerin kuşatmasında seyrederken de değinilen o yaşam-ölüm dengesinin felsefi sorgulamalar içeren tematik sıçramalarla yine aynı bütünlükte korunduğu görülür.

53 Osman Akyol – Hayinim Çıktı (Şiir)

54 İlker Dağdoğan – Acı (Öykü)

O gün babam bana sürpriz yapmıştı. Ta memleketten kalkıp üniversiteyi okuduğum ve bitirdikten sonra çalışmaya başlayıp, yaşamayı tercih ettiğim şehre gelmişti. Çok mutlu oldum babamı karşımda görünce. İş yerime gelmişti. Oturduk konuştuk. Daha doğrusu konuşmaya çalıştım kendisi ile.

56 Hasan Çapik – Ekmek Acısı, Düş Sıcağı, Yarın (Şiir)

57 Cengiz Gündoğdu – Yıldız Güncesi

4 Şubat Salı

Birden ayırdına vardım... Kötücül insan kötücül havaya benziyor… Kötücül hava dendikte soluması dokuncalı havadan söz ediyorum. Kötücül hava… dokuncalıdır. Belli etmez kendini... zehirini akıtır yavaş yavaş... Kötücül insana karşı duyarlıyımdır. Buna karşın kötücül insanla başetmek zordur. Kötücül insan sinsidir çünkü.

 

Tüm kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 32,50    32,50   
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat