Korkuluğun Düşü

Stok Kodu:
9786057369475
Boyut:
13.5x21
Sayfa Sayısı:
128
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2022-09
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Kategori:
%27 indirimli
124,00TL
90,52TL
Taksitli fiyat: 1 x 90,52TL
Tedarikçi Stoğu 3 Adet
9786057369475
713710
Korkuluğun Düşü
Korkuluğun Düşü
90.52

Ali Necip Erdoğan Korkuluğun Düşü’nde, hikâyesiyle sulh imzalamış kahramanlara çevirir kalemini. Karakterler, sarkacın ucunda sallanmaz, yeni arayışlara göz kırpmaz, ötekinin hikâyesine sataşmaz ve en önemlisi oburluk etmez. İnsan, kendinden kaçmanın beyhudeliğini görmüştür artık, “kendini kaybeden adam”ın, “kendine gelen adam”a dönüşmesinin vakti gelmiştir. Her biri kendi hikâyesiyle yüzleşmiş ve onu olduğu gibi kabul etmiştir. “Farkedilmeyen” kahramanlar, bir hayalin içinde uyananlar, “yaşayan ölümün mekânı”nı arayanlar, bir bakışa büyük bir aşkı sığdıranlar…
Yine de suhuletin sağlanması için biraz gayret gerekir, tozu kiri temizlemek de yazara/anlatıcıya düşer.  Bazen eski bir şarkının kayıp sözlerinin peşine düşer kahramanlar, boşluklar dolmalıdır ki hikâye kendini yeniden inşa etsin, karakter sükûnete kavuşsun. Bazen de bir korkuluğun imgesinde kazananı olmayan bir savaş verilir hayata karşı. Zira öfkenin baş verdiği anda insanı sağaltacak yegâne hakikat savaştır. Kazanmanın yahut kaybetmenin önemli olmadığı, en sonunda herkesin yine kendi hikâyesinin içine çekildiği bir savaş… 
Ali Necip Erdoğan, felsefi göndermeleri, imgesel dili, duru ve açık anlatımı ile fotoğrafik öyküler kurar. Anlamın yükü betimlemelerin değil eylemin omuzundadır, tıpkı hayat gibi… Kırmızı bir ip, efsunlu bir ayna, eski bir kitap hayatı tersyüz ederken, yeni düğümler atmadan, kaosun kapısını taşlamadan, sakin ve emin adımlarla hakikatin perdesini aralar.  
 “Korkuluk adamın öfkesini anlayamadı çünkü böyle bir duyguyla hiç karşılaşmamıştı. Ne birisi ona öfkeyle muamele etmişti ne de kendisi birine öfke duymuştu. Tek isteği adamın kuzeyi gösteren kolunu takip ederek şapkasını görmesi ve gidip şapkayı alarak başına koymasıydı. Genç adam ani bir hareketle bahçe duvarının üstünden atladı ve önce sağına sonra soluna baktı.”

Ali Necip Erdoğan Korkuluğun Düşü’nde, hikâyesiyle sulh imzalamış kahramanlara çevirir kalemini. Karakterler, sarkacın ucunda sallanmaz, yeni arayışlara göz kırpmaz, ötekinin hikâyesine sataşmaz ve en önemlisi oburluk etmez. İnsan, kendinden kaçmanın beyhudeliğini görmüştür artık, “kendini kaybeden adam”ın, “kendine gelen adam”a dönüşmesinin vakti gelmiştir. Her biri kendi hikâyesiyle yüzleşmiş ve onu olduğu gibi kabul etmiştir. “Farkedilmeyen” kahramanlar, bir hayalin içinde uyananlar, “yaşayan ölümün mekânı”nı arayanlar, bir bakışa büyük bir aşkı sığdıranlar…
Yine de suhuletin sağlanması için biraz gayret gerekir, tozu kiri temizlemek de yazara/anlatıcıya düşer.  Bazen eski bir şarkının kayıp sözlerinin peşine düşer kahramanlar, boşluklar dolmalıdır ki hikâye kendini yeniden inşa etsin, karakter sükûnete kavuşsun. Bazen de bir korkuluğun imgesinde kazananı olmayan bir savaş verilir hayata karşı. Zira öfkenin baş verdiği anda insanı sağaltacak yegâne hakikat savaştır. Kazanmanın yahut kaybetmenin önemli olmadığı, en sonunda herkesin yine kendi hikâyesinin içine çekildiği bir savaş… 
Ali Necip Erdoğan, felsefi göndermeleri, imgesel dili, duru ve açık anlatımı ile fotoğrafik öyküler kurar. Anlamın yükü betimlemelerin değil eylemin omuzundadır, tıpkı hayat gibi… Kırmızı bir ip, efsunlu bir ayna, eski bir kitap hayatı tersyüz ederken, yeni düğümler atmadan, kaosun kapısını taşlamadan, sakin ve emin adımlarla hakikatin perdesini aralar.  
 “Korkuluk adamın öfkesini anlayamadı çünkü böyle bir duyguyla hiç karşılaşmamıştı. Ne birisi ona öfkeyle muamele etmişti ne de kendisi birine öfke duymuştu. Tek isteği adamın kuzeyi gösteren kolunu takip ederek şapkasını görmesi ve gidip şapkayı alarak başına koymasıydı. Genç adam ani bir hareketle bahçe duvarının üstünden atladı ve önce sağına sonra soluna baktı.”

Tüm kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 90,52    90,52   
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat