Şehir Sünnettir

Stok Kodu:
9786054868261
Basım Tarihi:
2016
Kapak Türü:
İnce Kapak
Dili:
Türkçe
%40 indirimli
35,00TL
21,00TL
9786054868261
872390
Şehir Sünnettir
Şehir Sünnettir
21.00

Medine-medeniyet" hem "şehir" ve hem de "fıkıhla yaşayan toplumsallık" demektir. Dolayısıyla sünnet, medine-medeniyeti oluşturmayı öncelikli görmelidir. "Şehir sünnettir" beyanı bunu ifade ediyor. Medine'yi "ahkamın indiği ve tatbik bulduğu belde" şeklinde anlıyoruz. Medine-şehir, "Cuma kılınan-Pazar kurulan" özelliğiyle pazarın üretenlere açıldığı beldedir. Bir diğer husus da şu: medine-şehir, muahat-kardeşlik (ahı-ahî) ilkeleriyle birbirine bağlı toplumun inşa ettiği adalet yurdudur. İslâm şehri, küresel mal üretiminin satışa sunulduğu, Müslüman fertlerin tüketici kılındığı, mekânın metalaştırıldığı bir pazar sistemine dönüştürülmemelidir. İslâm şehri, cami etrafında halkalanmış binalar, iki katlı evler toplamı da değildir. "Sünnete uygun yaşamak" konusunun "Müslüman bir topluma erişmek" meselesiyle ilgisinin kurulması gerekliliğine işaret etmekteyiz. "Kentsel düzen"de yaşayan Müslümanların "Dâru'l-hicre ve's-Sünne" olan şehri inşa etmeleri gibi öncelikli meseleyi kaybettiğini düşünüyoruz. Kent, sınıflı bir toplum, gözetleme-denetim toplumu, kapitalist-anamalcı toplum kurma peşindedir. Kent, kölelik üretmektedir. Bu nedenle "kent olmayan" şehre yürümek, şehir inşa etmek, medeniyet (fıkıh-hukuk toplumsallığı) için varolmak, sünneti yaşama cehdinin parçası sayılmalıdır.
(Tanıtım Bülteninden)



Sayfa Sayısı: 285

Baskı Yılı: 2016


Dili: Türkçe
Yayınevi: Hitabevi

Medine-medeniyet" hem "şehir" ve hem de "fıkıhla yaşayan toplumsallık" demektir. Dolayısıyla sünnet, medine-medeniyeti oluşturmayı öncelikli görmelidir. "Şehir sünnettir" beyanı bunu ifade ediyor. Medine'yi "ahkamın indiği ve tatbik bulduğu belde" şeklinde anlıyoruz. Medine-şehir, "Cuma kılınan-Pazar kurulan" özelliğiyle pazarın üretenlere açıldığı beldedir. Bir diğer husus da şu: medine-şehir, muahat-kardeşlik (ahı-ahî) ilkeleriyle birbirine bağlı toplumun inşa ettiği adalet yurdudur. İslâm şehri, küresel mal üretiminin satışa sunulduğu, Müslüman fertlerin tüketici kılındığı, mekânın metalaştırıldığı bir pazar sistemine dönüştürülmemelidir. İslâm şehri, cami etrafında halkalanmış binalar, iki katlı evler toplamı da değildir. "Sünnete uygun yaşamak" konusunun "Müslüman bir topluma erişmek" meselesiyle ilgisinin kurulması gerekliliğine işaret etmekteyiz. "Kentsel düzen"de yaşayan Müslümanların "Dâru'l-hicre ve's-Sünne" olan şehri inşa etmeleri gibi öncelikli meseleyi kaybettiğini düşünüyoruz. Kent, sınıflı bir toplum, gözetleme-denetim toplumu, kapitalist-anamalcı toplum kurma peşindedir. Kent, kölelik üretmektedir. Bu nedenle "kent olmayan" şehre yürümek, şehir inşa etmek, medeniyet (fıkıh-hukuk toplumsallığı) için varolmak, sünneti yaşama cehdinin parçası sayılmalıdır.
(Tanıtım Bülteninden)



Sayfa Sayısı: 285

Baskı Yılı: 2016


Dili: Türkçe
Yayınevi: Hitabevi
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat