Tepedeki Ev

Stok Kodu:
9786051216126
Boyut:
13.5x19.5
Sayfa Sayısı:
184
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2022-09
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Kategori:
%35 indirimli
98,00TL
63,70TL
Taksitli fiyat: 1 x 63,70TL
Tedarikçi Stoğu 7 Adet
9786051216126
712524
Tepedeki Ev
Tepedeki Ev
63.70

Yıl 1943, İtalya’nın Torino kenti, hükûmetin faşist askerleri ile faşist rejime direnen partizanların çatışmalarıyla çalkalanmaktadır. İkinci Dünya Savaşı’ndaki düşman kuvvetlerin göklerden yağdırdığı bombalar ile hükûmetin desteğiyle kenti basan Alman askerleri de eklenince savaş iyiden iyiye kızışır. Kendisini istemediği bir savaşın ortasında bulan öğretmen Corrado’nun ise hayattan tek dilediği huzur ve yalnızlıktır. Savaşın vahşetinden kaçıp sığındığı tepelerin sessiz ormanlarında geçmişini ve pişmanlıklarını yâd ederken direnişçilerle tanışır. Onlar ile zaman geçirmeye başlasa da ne savaştaki tarafsızlığını bozmaya cesaret edebilir ne de yüreğindeki yalnızlığın boşluğunu doldurabilir. Bir yandan yaşanan vahşetin anlamsızlığını ve dökülen kanların amacını sorgularken diğer yandan Almanların ölüm kokan nefesini ensesinde hissetmeye başlar. Yazarın hayatı ve dönemi hakkında çokça bilgi sahibi olacağımız eserde savaşın anlamını ve getirdiği yıkımı bariz bir şekilde sorgulayan yazarın, Corrado karakteriyle aktardığı şu cümleler bunu kanıtlar niteliktedir. Ancak biteceğine inanmıyorum. Savaşa hatta bu sivil savaşa şahit olduktan sonra bir gün bitecek olursa herkesin dönüp kendisine şu soruları sorması gerekecek: “Peki ya yaşamını yitirenler? Onlar ne olacak? Niçin öldüler?” Bunlara ne yanıt vereceğimi ben de bilmiyorum. En azından şu an bilmiyorum. Bilen kimsenin olduğunu da sanmıyorum. Belki bunu yalnızca ölenler biliyordur ve belki savaş yalnızca onlar için tam anlamıyla bitmiştir.

Yıl 1943, İtalya’nın Torino kenti, hükûmetin faşist askerleri ile faşist rejime direnen partizanların çatışmalarıyla çalkalanmaktadır. İkinci Dünya Savaşı’ndaki düşman kuvvetlerin göklerden yağdırdığı bombalar ile hükûmetin desteğiyle kenti basan Alman askerleri de eklenince savaş iyiden iyiye kızışır. Kendisini istemediği bir savaşın ortasında bulan öğretmen Corrado’nun ise hayattan tek dilediği huzur ve yalnızlıktır. Savaşın vahşetinden kaçıp sığındığı tepelerin sessiz ormanlarında geçmişini ve pişmanlıklarını yâd ederken direnişçilerle tanışır. Onlar ile zaman geçirmeye başlasa da ne savaştaki tarafsızlığını bozmaya cesaret edebilir ne de yüreğindeki yalnızlığın boşluğunu doldurabilir. Bir yandan yaşanan vahşetin anlamsızlığını ve dökülen kanların amacını sorgularken diğer yandan Almanların ölüm kokan nefesini ensesinde hissetmeye başlar. Yazarın hayatı ve dönemi hakkında çokça bilgi sahibi olacağımız eserde savaşın anlamını ve getirdiği yıkımı bariz bir şekilde sorgulayan yazarın, Corrado karakteriyle aktardığı şu cümleler bunu kanıtlar niteliktedir. Ancak biteceğine inanmıyorum. Savaşa hatta bu sivil savaşa şahit olduktan sonra bir gün bitecek olursa herkesin dönüp kendisine şu soruları sorması gerekecek: “Peki ya yaşamını yitirenler? Onlar ne olacak? Niçin öldüler?” Bunlara ne yanıt vereceğimi ben de bilmiyorum. En azından şu an bilmiyorum. Bilen kimsenin olduğunu da sanmıyorum. Belki bunu yalnızca ölenler biliyordur ve belki savaş yalnızca onlar için tam anlamıyla bitmiştir.

Tüm kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 63,70    63,70   
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat