Yetmiş Bin Süryani

Stok Kodu:
9789757265696
Boyut:
13x20
Sayfa Sayısı:
192
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2004
Çeviren:
Aziz Gökdemir
Kapak Türü:
İnce Kapak
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
%22 indirimli
300,00TL
234,00TL
9789757265696
389406
Yetmiş Bin Süryani
Yetmiş Bin Süryani
234.00

Genç Süryani'ye hoşça kal deyip, dükkândan çıktım...
Olanları düşünüyordum: Süryani ülkesini, berberlik öğrenen Süryani Theodore Badal'ı, sesindeki hüznü, tavırlarındaki umutsuzluğu.
Bu, aylar önce, ağustostaydı, ama o günden beri Süryani ülkesini düşünüyor, kadim bir halkın genç, uyanık ama umutsuz evladı Theodore Badal, hakkında bir şey söylemek istiyorum. Yetmiş bin Süryani, bu büyük halktan geriye kalan sadece yetmiş bin kişi, gerisi ölüm uykusunda, bütün o azamet harap olmuş ve unutulmuş.
Onu bunu namussuz diye diğerlerinden soyutlamak hakça değil. Ermeni nasıl acı çekerse Türk de acı çeker. Saçma işte, ama bunu bilemezdim o zaman. Bilemezdim şu Türk dediğimiz insanın zorlandığı yola sapan, kendi halinde, dünya tatlısı bir biçare olduğunu. Ondan nefret etmenin, aynı hamurdan çıkma Ermeni'den nefret etmeye eşdeğer olduğunu. Ninem de bilmezdi, hala da bilmiyor. Artık bunun bilincindeyim ben, ama kaç para eder?
Zavallı Markar. Onun uyuyuşuna bakan, dünyada kimsenin derdi yok zannederdi, horlaması bir tüccarınki kadar zengindi; zira insanlar bu tür şeylerde eşittir... Basit şeylerde bütün insanlar yan yanadır, müşterek, hazin ve değersiz; iyi bir pazarda insanın bini bir para. Çıplaklığın birliğinde yoksul insan, papaz, şair ve siyasetçiyle kardeştir. En heybetli kişinin başından sarığını alın; sofu papazın siyap cüppesini çekin; mağrur kalpten güveni alın; kibirli ruhtan teselliyi, geriye ne kalır? Bir inilti, bir kaşıntı, bir horlama, bir burun çekiş, bir sızlanma; keçi gibi zıplama, bir osuruk v ebir papağanın saçma söylevi.


İnce Kapak:

Sayfa Sayısı: 192

Baskı Yılı: 2016


e-Kitap:

Sayfa Sayısı: 190

Baskı Yılı: 2004


Dili: Türkçe
Yayınevi: Aras Yayıncılık

Genç Süryani'ye hoşça kal deyip, dükkândan çıktım...
Olanları düşünüyordum: Süryani ülkesini, berberlik öğrenen Süryani Theodore Badal'ı, sesindeki hüznü, tavırlarındaki umutsuzluğu.
Bu, aylar önce, ağustostaydı, ama o günden beri Süryani ülkesini düşünüyor, kadim bir halkın genç, uyanık ama umutsuz evladı Theodore Badal, hakkında bir şey söylemek istiyorum. Yetmiş bin Süryani, bu büyük halktan geriye kalan sadece yetmiş bin kişi, gerisi ölüm uykusunda, bütün o azamet harap olmuş ve unutulmuş.
Onu bunu namussuz diye diğerlerinden soyutlamak hakça değil. Ermeni nasıl acı çekerse Türk de acı çeker. Saçma işte, ama bunu bilemezdim o zaman. Bilemezdim şu Türk dediğimiz insanın zorlandığı yola sapan, kendi halinde, dünya tatlısı bir biçare olduğunu. Ondan nefret etmenin, aynı hamurdan çıkma Ermeni'den nefret etmeye eşdeğer olduğunu. Ninem de bilmezdi, hala da bilmiyor. Artık bunun bilincindeyim ben, ama kaç para eder?
Zavallı Markar. Onun uyuyuşuna bakan, dünyada kimsenin derdi yok zannederdi, horlaması bir tüccarınki kadar zengindi; zira insanlar bu tür şeylerde eşittir... Basit şeylerde bütün insanlar yan yanadır, müşterek, hazin ve değersiz; iyi bir pazarda insanın bini bir para. Çıplaklığın birliğinde yoksul insan, papaz, şair ve siyasetçiyle kardeştir. En heybetli kişinin başından sarığını alın; sofu papazın siyap cüppesini çekin; mağrur kalpten güveni alın; kibirli ruhtan teselliyi, geriye ne kalır? Bir inilti, bir kaşıntı, bir horlama, bir burun çekiş, bir sızlanma; keçi gibi zıplama, bir osuruk v ebir papağanın saçma söylevi.


İnce Kapak:

Sayfa Sayısı: 192

Baskı Yılı: 2016


e-Kitap:

Sayfa Sayısı: 190

Baskı Yılı: 2004


Dili: Türkçe
Yayınevi: Aras Yayıncılık
Tüm kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 234,00    234,00   
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat