Vitamin Çorbası

Hamur Tipi:
2. Hamur
Stok Kodu:
9786256328792
Boyut:
13,5 x 21
Sayfa Sayısı:
136
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2024
Kapak Türü:
İnce Kapak
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
%28 indirimli
140,00TL
100,80TL
Taksitli fiyat: 1 x 100,80TL
Tedarikçi Stoğu 3 Adet
9786256328792
809673
Vitamin Çorbası
Vitamin Çorbası
100.80

Sedat Yalçın, öykü ve denemelerinde günlük yaşantımızı tüm açıklığı ile gözler önüne sermeyi amaçlıyor. Bu açıklık sizleri rahatsız edebilir. Edebilir; çünkü gerçekleri görmeyi kabul ettğiniz an, tüm büyü bozulur. Maskelerimizi terk etme düşüncesi korkunçtur. Ama sonucu muhteşemdir: iç huzurudur.
Zihin yapımız trajik bir evrimleşme sürecinde. Rasyonel kısmı son elli yılda hızla gelişip, bilim ve teknolojide inanılmaz bir noktaya ulaştığı hâlde, irrasyonel kısmı hâlâ atası Kâbil/Hâbil düzeyinde kalmıştır. Acımasızlığı, hırsı, kan dökücü özelliği, hükmetme saplantısı, yok etme içgüdüsü en ufak bir törpülenmeye bile uğramamıştır. Bu nedenle iki kişi bir araya geldiği an üstünlük mücadelesi başlar: tıpkı devletler gibi.
Çözümü Polyannacılık oynayarak kendimizi kandırmakta buluyoruz. Nereye kadar? Kimsenin kaçamadığı zorunlu o son nokta geldiği an, ne kadar boş şeylerle uğraştığımızı fark ederiz; ama perde iner, oyun biter. Ve son söz:
“En çok da yağmur yağdığında seviyorum bu şehri; herkesin yüzü ıslak, başı öne eğik, sanki herkes suçunu kabullenmiş gibi.”
Victor Hugo

(Tanıtım Bülteninden)

Sedat Yalçın, öykü ve denemelerinde günlük yaşantımızı tüm açıklığı ile gözler önüne sermeyi amaçlıyor. Bu açıklık sizleri rahatsız edebilir. Edebilir; çünkü gerçekleri görmeyi kabul ettğiniz an, tüm büyü bozulur. Maskelerimizi terk etme düşüncesi korkunçtur. Ama sonucu muhteşemdir: iç huzurudur.
Zihin yapımız trajik bir evrimleşme sürecinde. Rasyonel kısmı son elli yılda hızla gelişip, bilim ve teknolojide inanılmaz bir noktaya ulaştığı hâlde, irrasyonel kısmı hâlâ atası Kâbil/Hâbil düzeyinde kalmıştır. Acımasızlığı, hırsı, kan dökücü özelliği, hükmetme saplantısı, yok etme içgüdüsü en ufak bir törpülenmeye bile uğramamıştır. Bu nedenle iki kişi bir araya geldiği an üstünlük mücadelesi başlar: tıpkı devletler gibi.
Çözümü Polyannacılık oynayarak kendimizi kandırmakta buluyoruz. Nereye kadar? Kimsenin kaçamadığı zorunlu o son nokta geldiği an, ne kadar boş şeylerle uğraştığımızı fark ederiz; ama perde iner, oyun biter. Ve son söz:
“En çok da yağmur yağdığında seviyorum bu şehri; herkesin yüzü ıslak, başı öne eğik, sanki herkes suçunu kabullenmiş gibi.”
Victor Hugo

(Tanıtım Bülteninden)

Tüm kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 100,80    100,80   
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat